Vücudumuzda herhangi bir yaralanma ya da hasar oluştuğunda, bu bölgenin onarımı platelet (trombosit) adı verilen hücrelerle başlar. Plateletler sadece kanın pıhtılaşmasını sağlamakla kalmaz; aynı zamanda içinde barındırdığı büyüme faktörleri ve iyileştirici proteinlerle dokuların yenilenmesini tetikler. PRP, kişinin kendi kanının özel işlemlerden geçirilmesiyle elde edilir.

Bu işlemde:

  • Kişiden küçük bir miktar (10-20 ml) kan alınır.

  • Santrifüj (hızlı döndürme) işlemiyle, plateletlerce zengin plazma ayrıştırılır.

  • Elde edilen bu plateletlerce yoğunlaştırılmış sıvı, hasarlı bölgeye (eklem, tendon, bağ vb.) doğrudan enjekte edilir.

PRP’nin uygulama alanları oldukça geniştir:

  • Diz, omuz, dirsek gibi büyük eklem dejenerasyonları (kireçlenme)

  • Tendinit ve bursit gibi yumuşak doku iltihapları

  • Spor yaralanmaları ve kas yırtıkları

  • Yavaş iyileşen bağ-tendon lezyonları

  • Topuk dikeni, tenisçi dirseği, menisküs hasarları vb.

USG eşliğinde yapılması, ilacın hasarlı dokuya isabetle uygulanmasını sağlar; böylece iyileştirici etkinlik maksimuma çıkar.

PRP tamamen doğal, kişiye özel, yan etkisi son derece düşük bir tedavi yöntemidir. Doku yenilenmesini artırarak ağrıyı azaltır, fonksiyonu geri kazandırır ve iyileşme sürecini hızlandırır. Ancak en iyi sonuçlar için doğru tanı, uygun uygulama ve rehabilitasyon süreciyle birlikte yürütülmesi gerekir.

(özgüryaşam‘da kozmetik amaçlı uygulamalar yapılmamaktadır.)